Moda dünyasına genç soluklar kazandırmak amacıyla düzenlenen "Koza Genç Moda Tasarımcıları Yarışması" bu yıl da sektöre yeni yıldızlar kattı. İHKİB (İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği) tarafından Ekonomi Bakanlığı'nın destekleriyle bu yıl 21.si düzenlenen yarışmada finale kalan 10 genç tasarımcı arasından yeni ve özgün çizgileriyle düzenlenen defilede jüri önüne çıktı. Yarışmanın kazanan isimleri:
1. Serdar Bozok
2. Ayça Pelvanlar
3.Salih Balta
Koza Genç Moda Tasarımcıları yarışmacılarına, Moda Tasarımcıları Derneği (MTD) desteği ile son yıllarda sektörün trendlerini yakalamakta liderlik eden genç tasarımcılar mentorluk etti. MTD başkanı Mehtap Elaidi'nin de dahil olduğu isimler arasında Gamze Saraçoğlu, Gül Ağış, Nejla Güvenç, Özlem Kaya, Simay Bülbül, Tuvana Büyükçınar, Zeynep Tosun yer alıyor.
Jüri üyeleri arasında Jüri Başkanı ve İHKİB Yönetim Kurulu'ndan Volkan Atik, İMA Direktörü Seda Lafçı, Moda Tasarımcıları Derneği Başkanı Mehtap Elaidi, MSÜ Tekstil ve Moda Tasarımı Bölümü'nden Dilek Alpan, Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Tekstil Bölümü'nden Yeşim Bağrışen, Moda ve Stil Danışmanı Ece Sükan, Moda Yazarı ve Alışveriş Danışmanı Başak Dizer Fransez, Vogue Türkiye Genel Yayın Direktörü Seda Domaniç, Elle Türkiye Yayın Direktörü Işın Görmüş, Marka Danışmanı Banu Bölen, Moda Tasarımcıları Hakan Yıldırım, Hatice Gökçe ve Gamze Saraçoğlu, İstanbul Moda Akademisi öğretim üyesi Raf Stesman, Moda Fotoğrafçısı Aslı Girgin, Dice Kayek marka Yöneticisi Ayşe Ege, Moda Yazarları Ayşe Ferhangil, Esra Çoruh yer aldı.
Yarışmada kazananlar para ödülüyle birlikte, Ekonomi Bakanlığı'nın destek ve onaylarıyla, belirlenecek kontenjan dahilinde yurtdışında 1 yıllık moda eğitimi hakkı, 1 yıllık İngilizce dil eğitimi, İMA'da (İstanbul Moda Akademisi) düzenlenen "workshop'lardan içeriği uygun olan 3 tanesine ücretsiz katılım, İMA ve Boğaziçi Üniversitesi Yaşam Boyu Eğitim Merkezi (BÜYEM) işbirliği çerçevesinde yürütülen 6 aylık 'Moda Yönetimi' programına ücretsiz katılım, tanınmış bir tasarımcı/markada bir yıl ücretsiz asistanlık imkanı ile birlikte finale kalan 5 tasarımcı Moda Tasarımcıları Derneği üyelik hakkına sahip olarak, sektörün lider markalarından biri için kapsül koleksiyon hazırlayıp, sunma imkanına sahip olacak.
Kozadan Çıkanlar Sektörün Önde Gelen Tasarımcıları Oldu!
İlk yarışmanın birincisi olan Bahar Korçan'dan sonra Hakan Yıldırım, Arzu Kaprol, Elif Cığızoğlu, Ümit Ünal, Zeynep Tosun, Özgür Masur, Hatice Gökçe ve Zeynep Erdoğan gibi tasarımcıları sektöre kazandıran Koza Genç Moda Tasarımcıları Yarışması, bu yıl da kazananlara parlak bir geleceğin kapılarını açacak.
16 Kasım 2013 Cumartesi
Fashion Week Istanbul Defile Takvimi
Mercedes-Benz Fashion Week İstanbul etkinliği kapsamında, 12-16 Mart 2013 tarihleri arasında Antrepo 3'te koleksiyonlarını sunacak olan tasarımcılar ve defile takvimi açıklandı.
Mercedes-Benz Fashion Week İstanbul'un tasarımcıları arasında ADL Cengiz Abazoğlu, ARGANDE, Aslı Filinta, Aslı Güler, Atıl Kutoğlu, Ayhan Yetgin, AYŞEDENİZYEĞİN, Begüm Salihoğlu Couture, DB BERDAN, Ece Gözen, Elif Cığızoğlu, Emre Erdemoğlu, Gamze Saraçoğlu, Hakan Akkaya, Janucha by Jale Hürdoğan, Kith &Kin, Lady Faith, Mehtap Elaidi, Nazlı Bozdağ, Nej, NİAN BY NİHAN BURUK, Nihan Peker, Niyazi Erdoğan, Özgür Masur & SOULBYOZGURMASUR, Özlem Kaya, Selma State, Simay Bülbül, Songül Cabacı, STUDIO KAPROL, Tnj Bbcn, Tuğba Ergin ve Tuvanam bulunuyor.
Bir IMG | Doğuş organizasyonu olan Mercedes-Benz Fashion Week İstanbul'u destekleyen kurumlar ise İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB), Moda Tasarımcıları Derneği (MTD), Birleşmiş Markalar Derneği (BMD) ve İstanbul Moda Akademisi (İMA).
Mercedes-Benz Fashion Week İstanbul'un tasarımcıları arasında ADL Cengiz Abazoğlu, ARGANDE, Aslı Filinta, Aslı Güler, Atıl Kutoğlu, Ayhan Yetgin, AYŞEDENİZYEĞİN, Begüm Salihoğlu Couture, DB BERDAN, Ece Gözen, Elif Cığızoğlu, Emre Erdemoğlu, Gamze Saraçoğlu, Hakan Akkaya, Janucha by Jale Hürdoğan, Kith &Kin, Lady Faith, Mehtap Elaidi, Nazlı Bozdağ, Nej, NİAN BY NİHAN BURUK, Nihan Peker, Niyazi Erdoğan, Özgür Masur & SOULBYOZGURMASUR, Özlem Kaya, Selma State, Simay Bülbül, Songül Cabacı, STUDIO KAPROL, Tnj Bbcn, Tuğba Ergin ve Tuvanam bulunuyor.
Bir IMG | Doğuş organizasyonu olan Mercedes-Benz Fashion Week İstanbul'u destekleyen kurumlar ise İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB), Moda Tasarımcıları Derneği (MTD), Birleşmiş Markalar Derneği (BMD) ve İstanbul Moda Akademisi (İMA).
Talk Mode Moda Seminerleri
Moda Tasarımcıları Derneği ve İstanbul Moda Akademisi moda tasarımı alanında kendini geliştirmek isteyenler için "TALK MODE" seminerleri düzenliyor.
Moda ve tekstil endüstrisi profesyonelleri ile öğrencilerine yönelik "TALK MODE" seminerlerinde tasarım süreçleri ve markalaşma çeşitli başlıklarla ele alınıyor. Moda Tasarımcıları Derneği Eğitim Komitesi tarafından uzun çalışmalar sonunda düzenlenen ve konusunda uzman tasarımcıların içeriğini hazırladığı "TALK MODE" seminerlerinde, başta MTD Başkanı Mehtap Elaidi olmak üzere; Niyazi Erdoğan, Seda Saydam, Gül Ağış, Özlem Kaya, Gamze Saraçoğlu, Simay Bülbül ve Tuvana Büyükçınar gibi moda tasarımı dünyasından önemli isimler eğitim veriyor.
"TALK MODE" seminerlerinde; "Erkek Giyiminde Global Trendler ve Akımlar", "Kumaş ve Tekstil Trendleri", "Uluslararası Markaların Çalışma Yöntemleri Ve Koleksiyon Süreçleri", "Koleksiyon Süreci, Drapaj Ve Teknik Anlatım", "Hazır Giyim-Tasarımcı İşbirliği Ve Danışmanlık", "Moda Sektöründe Markalaşma Süreci", "Deri Tasarımı ve Trendleri"," Moda Sektöründe Uluslararası Markalaşma Süreçleri" anlatılacak.
Niyazi Erdoğan'ın Kasım ayında "Erkek Giyiminde Global Trendler ve Akımlar" seminer ile başlayan "TALK MODE" seminerleri, 13 Aralık'ta Seda Saydam'ın "Kumaş ve Tekstil Trendleri"ni teknik anlatımı ile devam ediyor. Mart 2013'e kadar devam edecek "TALK MODE" seminerleri; her ayın 2. ve 4. Perşembe günleri 19:00-21:00 saatleri arasında gerçekleşecek. Katılım ücreti: 60 TL, öğrenciler için 30 TL. Kayıt ve detaylı bilgi için: 0212 219 41 41 (Dahili 1218-1216)
Nişantaşı'nda İstanbul Moda Akademisi'nde düzenlenecek "TALK MODE" seminerleri ile MTD ve IMA moda profesyonelleri ve genç moda tasarımcılarını birbirinden değerli tasarımcılarla buluşturmayı hedefliyor. Kaçırmayın!
Seminer Takvimi:
13 Aralık 2012 Seda Saydam / Kumaş ve Tekstil Trendleri ( Teknik)
27 Aralık 2012 Gül Ağış / Uluslararası Markaların Çalışma Yöntemleri ve Koleksiyon Süreçleri
10 Ocak 2013 Özlem Kaya / Koleksiyon Süreci, Drapaj ve Teknik Anlatım
24 Ocak 2013 Gamze Saraçoğlu / Hazır Giyim-Tasarımcı İşbirliği ve Danışmanlık
28 Şubat 2013 Mehtap Elaidi / Moda Sektöründe Markalaşma Süreci
14 Mart 2013 Simay Bülbül / Deri Tasarımı ve Trendleri
28 Mart 2013 Tuvana Büyükçınar / Moda Sektöründe Uluslararası Markalaşma Süreçleri
Moda ve tekstil endüstrisi profesyonelleri ile öğrencilerine yönelik "TALK MODE" seminerlerinde tasarım süreçleri ve markalaşma çeşitli başlıklarla ele alınıyor. Moda Tasarımcıları Derneği Eğitim Komitesi tarafından uzun çalışmalar sonunda düzenlenen ve konusunda uzman tasarımcıların içeriğini hazırladığı "TALK MODE" seminerlerinde, başta MTD Başkanı Mehtap Elaidi olmak üzere; Niyazi Erdoğan, Seda Saydam, Gül Ağış, Özlem Kaya, Gamze Saraçoğlu, Simay Bülbül ve Tuvana Büyükçınar gibi moda tasarımı dünyasından önemli isimler eğitim veriyor.
"TALK MODE" seminerlerinde; "Erkek Giyiminde Global Trendler ve Akımlar", "Kumaş ve Tekstil Trendleri", "Uluslararası Markaların Çalışma Yöntemleri Ve Koleksiyon Süreçleri", "Koleksiyon Süreci, Drapaj Ve Teknik Anlatım", "Hazır Giyim-Tasarımcı İşbirliği Ve Danışmanlık", "Moda Sektöründe Markalaşma Süreci", "Deri Tasarımı ve Trendleri"," Moda Sektöründe Uluslararası Markalaşma Süreçleri" anlatılacak.
Niyazi Erdoğan'ın Kasım ayında "Erkek Giyiminde Global Trendler ve Akımlar" seminer ile başlayan "TALK MODE" seminerleri, 13 Aralık'ta Seda Saydam'ın "Kumaş ve Tekstil Trendleri"ni teknik anlatımı ile devam ediyor. Mart 2013'e kadar devam edecek "TALK MODE" seminerleri; her ayın 2. ve 4. Perşembe günleri 19:00-21:00 saatleri arasında gerçekleşecek. Katılım ücreti: 60 TL, öğrenciler için 30 TL. Kayıt ve detaylı bilgi için: 0212 219 41 41 (Dahili 1218-1216)
Nişantaşı'nda İstanbul Moda Akademisi'nde düzenlenecek "TALK MODE" seminerleri ile MTD ve IMA moda profesyonelleri ve genç moda tasarımcılarını birbirinden değerli tasarımcılarla buluşturmayı hedefliyor. Kaçırmayın!
Seminer Takvimi:
13 Aralık 2012 Seda Saydam / Kumaş ve Tekstil Trendleri ( Teknik)
27 Aralık 2012 Gül Ağış / Uluslararası Markaların Çalışma Yöntemleri ve Koleksiyon Süreçleri
10 Ocak 2013 Özlem Kaya / Koleksiyon Süreci, Drapaj ve Teknik Anlatım
24 Ocak 2013 Gamze Saraçoğlu / Hazır Giyim-Tasarımcı İşbirliği ve Danışmanlık
28 Şubat 2013 Mehtap Elaidi / Moda Sektöründe Markalaşma Süreci
14 Mart 2013 Simay Bülbül / Deri Tasarımı ve Trendleri
28 Mart 2013 Tuvana Büyükçınar / Moda Sektöründe Uluslararası Markalaşma Süreçleri
Mehtap Elaidi moda Tasarimcilari Dernegi'nin Yeni Baskani
Moda Tasarımcıları Derneği(MTD)'nin yeni dönem başkanı tasarımcı Mehtap Elaidi oldu. Elaidi'nin yardımcıları Gamze Saraçoğlu, Nejla Güvenç ve Simay Bülbül olurken, yönetim kurulunun diğer üyeleri Gül Ağış, Tuvana Büyükçınar, Özlem Kaya, Elif Cığızoğlu, Niyazi Erdoğan, Özgür Masur ve Zeynep Tosun seçildi.
Mehtap Elaidi 2012/3 Sonbahar-Kış Defilesi İçin Tıklayınız
Mehtap Elaidi 2012 İlkbahar-Yaz Defilesi İçin Tıklayınız
Mehtap Elaidi 2012/3 Sonbahar-Kış Defilesi İçin Tıklayınız
Mehtap Elaidi 2012 İlkbahar-Yaz Defilesi İçin Tıklayınız
Istanbul Fashion Week Icin Geri Sayim Basladi!
İstanbul Fashion Week İlkbahar/Yaz 2012, 7-10 Eylül tarihlerinde şehirin kalbi Beyoğlu'na hayat verecek!
Defileler, Beyoğlu Odakule'de kurulacak dev çadırda, ve Galata-Galatasaray Hamamı gibi ek mekanlarda gerçekleşecek.
Tüm defielleri, binlerce fotoğraf ile her sezon olduğu gibi yine modaturkiye.com'dan takip edebileceksiniz.
7 Eylül
16.00 Karma1: İpek Arnas/ Aslı Güler/ Jale Hürdoğan
17.30 Argande
19.00 Atıl Kutoğlu
20.30 TWEEN
8 Eylül
13.00 Niyazi Erdoğan
14.30 Simay Bülbül (Simay Bülbül Showroom Galata)
16.00 Özlem Kaya
17.30 Nejla Güvenç
19.00 Stüdyo Kaprol
20.30 KOTON
9 Eylül
13.00 Karma2: Şafak Tokur/ Seda Zoroğlu/ Çiğdem Akın
14.30 Özgür Masur
16.00 Hatice Gökçe
17.30 Gül Ağış (Tarihi Galatasaray Hamamı)
19.00 JEAN D'ART by Özlem Süer (Yakında açıklanacak.)
20.30 adL by Cengiz Abazoğlu
21.30 Mehtap Elaidi (Spoil)
10 Eylül
13.00 Deniz Kaprol
14.30 Rana-Berna Canok
16.00 Tuvana Büyükçınar
17.30 Gamze Saraçoğlu
19.00 Giovane Gentile
20.30 TWIST
Defileler, Beyoğlu Odakule'de kurulacak dev çadırda, ve Galata-Galatasaray Hamamı gibi ek mekanlarda gerçekleşecek.
Tüm defielleri, binlerce fotoğraf ile her sezon olduğu gibi yine modaturkiye.com'dan takip edebileceksiniz.
7 Eylül
16.00 Karma1: İpek Arnas/ Aslı Güler/ Jale Hürdoğan
17.30 Argande
19.00 Atıl Kutoğlu
20.30 TWEEN
8 Eylül
13.00 Niyazi Erdoğan
14.30 Simay Bülbül (Simay Bülbül Showroom Galata)
16.00 Özlem Kaya
17.30 Nejla Güvenç
19.00 Stüdyo Kaprol
20.30 KOTON
9 Eylül
13.00 Karma2: Şafak Tokur/ Seda Zoroğlu/ Çiğdem Akın
14.30 Özgür Masur
16.00 Hatice Gökçe
17.30 Gül Ağış (Tarihi Galatasaray Hamamı)
19.00 JEAN D'ART by Özlem Süer (Yakında açıklanacak.)
20.30 adL by Cengiz Abazoğlu
21.30 Mehtap Elaidi (Spoil)
10 Eylül
13.00 Deniz Kaprol
14.30 Rana-Berna Canok
16.00 Tuvana Büyükçınar
17.30 Gamze Saraçoğlu
19.00 Giovane Gentile
20.30 TWIST
Istanbul Moda Akademisi Moda Festivalinde!
İstanbul Moda Akademisi(İMA), 9 Nisan tarihinde Moda Tasarımcıları Derneği tarafından düzenlenecek Moda Festivali'nde moda sohbetleri ve workshoplar ile modaseverlerle buluşacak.
Blogger's Base'de gerçekleşecek Gamze Saraçoğlu ile keyifli moda sohbetini, katılımcıların yaratıcılık ve yeteneklerini açığa çıkaracak Yaratıcı Formlar Workshop'ı izleyecek.
Gamze Saraçoğlu ile modada renkler, formlar ve desenler üzerine sohbeti izleyecek workshopta, daire ve farklı geometrik şekillerin giysi üzerine yaratıcı uygulamalarla üç boyutlu dizaynı gerçekleştirilecek.
9 Nisan Cumartesi 15:00-16:00 Gamze Saraçoğlu ile moda sohbeti 16:00-17:00 Yaratıcı Formlar Workshop?ı (Circle Project Workshop) Mekan: Blogger?s Base Bilgi ve kayıt için 0212 219 41 41-1209
Blogger's Base'de gerçekleşecek Gamze Saraçoğlu ile keyifli moda sohbetini, katılımcıların yaratıcılık ve yeteneklerini açığa çıkaracak Yaratıcı Formlar Workshop'ı izleyecek.
Gamze Saraçoğlu ile modada renkler, formlar ve desenler üzerine sohbeti izleyecek workshopta, daire ve farklı geometrik şekillerin giysi üzerine yaratıcı uygulamalarla üç boyutlu dizaynı gerçekleştirilecek.
9 Nisan Cumartesi 15:00-16:00 Gamze Saraçoğlu ile moda sohbeti 16:00-17:00 Yaratıcı Formlar Workshop?ı (Circle Project Workshop) Mekan: Blogger?s Base Bilgi ve kayıt için 0212 219 41 41-1209
Bebek Senligi Haziran Ayinda Basliyor
Beşiktaş Belediyesi ve Bebekliler Derneği tarafından bu yıl beşincisi organize edilen Bebek Şenliği, 11-12-13 Haziran tarihleri arasında Bebek Parkı'nda düzenlenecek.
Şenliğin bu yılki önemli süprizlerinden biri, Moda Tasarımcıları Derneği üyesi tasarımcıların da organizasyonda yer alacak olmaları. Bahar Korçan, Arzu Kaprol, Gamze Saraçoğlu gibi önemli tasarımcıların güncel kolleksiyonlarıyla katılacağı Bebek Şenliği; özel standları, gurme pazarı ve sunulacak canlı müzik performanslarıyla tüm İstanbul'luları bekiyor..
Şenliğin bu yılki önemli süprizlerinden biri, Moda Tasarımcıları Derneği üyesi tasarımcıların da organizasyonda yer alacak olmaları. Bahar Korçan, Arzu Kaprol, Gamze Saraçoğlu gibi önemli tasarımcıların güncel kolleksiyonlarıyla katılacağı Bebek Şenliği; özel standları, gurme pazarı ve sunulacak canlı müzik performanslarıyla tüm İstanbul'luları bekiyor..
Gamze Saracoglu Indirim Gunleri
Gamze Saraçoğlu'nun Teşvikiye'deki showroomunda düzenlediği indirimli satış günleri, 3 Nisan Cumartesi gününe kadar devam edecek. Gamze Saraçoğu imzalı kıyafetleri çok özel fiyatlarla satın alabileceğiniz bu özel fırsatı kaçırmamanızı öneriyoruz.
Teşvikiye Bostan Sokak, Göksun Apt. No:2/2 (adres değişmiştir)
/
Teşvikiye Bostan Sokak, Göksun Apt. No:2/2 (adres değişmiştir)
/
Istanbul Moda Haftasi'nin Ardindan
Yaklaşık 35 bin moda takipçisinin izlediği İstanbul Fashion Week, geçtiğimiz gün sol buldu. Açılışa katılmak için İstanbul'a gelen Hollywood yıldızı Meg Ryan'ın, kurdelayı kesip neredeyse ardına bakmadan kaçması, organizasyondaki aksaklıklar yüzünden davetlilerin zor anlar yaşaması ve izdihama varan kalabalık, ikincisi yapılan moda haftasının en çok konuşulanları olunca; koleksiyonlar geri planda kaldı.
Oysa Arzu Kaprol, Hakan Yıldırım, Hatice Gökçe, Özgür Masur'un ya da Zeynep Tosun'un işleri hiç de yabana atılamayacak, başarılı çalışmalardı.
Argende'den Mavi Jeans'e, Gizia'dan Bahar Korçan'dan Hakan Yıldırım'a Türk modası denince akla gelen pek çok isim moda yazarlarından tam not aldı.
Genç tasarımcıların karma defilesinde Zeynep Tosun, Günseli Türkay ve Özgür Masur aradan sivrilen isimlerdi. Günseli Türkay genç moda girişimcisi ödülünden sonra rotasını İngiltere'e çevirmiş. Önümüzdeki yıllarda moda camiasının önemli simalarından olacak bir ışığı var...
Instyle'ın moda editörü Güldeniz Ayral, "izdihama varan bir kalabalığın yaşandığı Arzu Kaprol defilesi, moda haftası kapsamında seyrettiklerim arasında en iyisiydi" diyor. Ayral'a göre Kaprol, önceki tasarımlarından farklı olarak fütüristik detaylara yer vermiş. Güçlü kadın imajı çizen tasarımlardaki el işlemeleri, ince işçilikler, kaprol'ün detaylar üzerinde nasıl çalıştığını kanıtlıyor. Ceket ve taytlar öne çıkan parçalardandı. Ezra-Tuba Çetin kardeşler de, fütüristik detayların baskın olduğu bir koleksiyon hazırlamışlar. Romantik bir havanın hakim olduğu Gamze Saraçoğlu tasarımlarında en çok dikkatimi çeken ayrıntı ise, bugüne kadar kombinlenmemiş renklerin bir arada kullanılmasıydı.
Argende tasarımları Mudo mağazalarında satılıyor. Uygun fiyata tasarım giymek isteyenler için ideal.
Sabah Gazetesi moda yazarı Yaprak Aras Şahinbaş, Hakan Yıldırım, Özgür Masur ve Zeynep Tosun koleksiyonlarını beğenmiş. "Arzu Kaprol'ün yuvarlak siluetlerini çok sevdim" diyor. Organizasyondaki ilk günün aksine iyi olduğunu söyleyip ekliyor: Mankenler çok kötüydü. Dudaklar şiş, elbisem açılmasın diye sürekli bir yerlerini çekiştiriyor... Ayrıca kilolular ve elbiseleri çok kötü gösteriyorlar. Mankenler anoreksik olsun demiyorum, ama elbiseyi doğru göstersin en azından. Mavi Jeans'in koleksiyonu beni heyecanlandırdı. Bloggerların Ifw'yi takip etmesini olumlu buluyorum. Defile biter bitmez, röportajlar yaptılar, çırpındılar.
Groupmodels Türkiye - Mutlu Demirdelen, doğu avrupaya hitap etsede kuzu deri kreasyonu iyiydi, slaw manken tercihleri de tasarımlar ile uyuşmuştu. Suwen defile formatı mankenleri ve ürün tasarımı ile tam not aldı. Hatice Gökçe tasarımlarını önümüzdeki günlerde konuşacağız diye düşünüyorum. Mavi'nin erkek manken seçimi çok iyiydi; kreasyonu göz alıcı hale getirdiler. Argende benim için sosyal sorumluluk yönü ile de öne çıkan çalışmalardan oldu. Argende defilesinde Hatice Gökçe'nin ve Günseli Türkay'ın tasarımları göz alıcıydı.
Bence haftanın kaybedeni Pierre Cardin oldu. Tasarımları, podyum organizasyonu, kareografi, mankenler, hemen hepsi özenle hazırlanmamış görüntüsü verdi. İstanbul Fashion Week için bir genelleme yaparsak, manken kadroları zayıftı; bazı mankenler birçok firmanın defilesine çıktı ve bu durum çok sırıttı.
Moda blogcularının gözüyle İstanbul Fashion Week... İkonjane (Ferhan Talib): Genç tasarımcılar defilesinin kapanışını yapan Özgür Masur koleksiyonuyla göz doldurdu. Özgür Masur elbiselerinin birer arzu nesnesi omaya devam edeceği tescillenmiş oldu. Siyah beyazdan oluşan koleksiyonun en çok dikkat çeken parçaları uzun elbiseler oldu bence. Genç tasarımcılar defilesi izleyenlerin gönlünde taht kurmayı başarmış. Modayı sevip de Zeynep Tosun'un tasarımlarından hoşlanmayan birini zihnimde canlandıramıyorum. Hem yenilikçi hem de eğlenceli tasarımlarıyla hepimizin ağzını sulandırmayı başaran Zeynep Tosun'un koleksiyon konsepti "denizatı" olmuş. Kabul etmek gerekir ki Tosun'un tasarımlarını giymek biraz cesaret istiyor. Simay Bülbül'ün yüzde 85 deriden oluşan koleksiyonunda şaman kadınlarından esinlenilmiş. (www.ikonjane.com)
Db Junk (Deniz Berdan): Ezra+Tuba koleksiyonu'ndan siyah ağırlıklı fütüristik koleksiyonun en beğendiğim parçası... Erkek koleksiyonunu renklendirmek için yer verilen kadın koleksiyonunda geçen sezonun devamı niteliğinde omuz ve basende üç boyutlu keskin çizgilere devam. En dikkat çekici parçaları extravagant tulumlardı. Mad Max vari erkek koleksiyonunda kullanılan kalın örgü yün kazaklar ve postallarla grungy izleri de görebilmek mümkün. Rafine edilmiş gotik yaklaşımındaki erkek koleksiyonu'nda modellerin vücudundaki kelt dövmeler bana rodarte'ı hatırlattı. (deniz-berdan.blogspot.com)
Nil Ertürk: Hakan Yıldırım güzeldi evet; ama şaşırtıcı değildi. Fuar alanındaki tasarımlarını görünce heyecanlanmıştım oysa ki. (www.nilerturk.net)
Laçin Tenel: Gamze Saraçoğlu defilesini çok beğendim, hem bütün olarak (müzik, saç, makyaj), hem de detaylar olarak. "müsvedde" adının nereden geldiği koleksiyondan rahatça anlaşılabiliyor. Kağıtların buruşturulmuş halleri kumaşlarda hayat bulmuş. Renkleri, kumaş kalitesini ve kağıt gibi oynanan kumaşları çok sevdim. Bazı modellerde eteklerdeki makas atılmış görüntüleri ilginçti. V şeklinde ve ensede birleşen yırtmaç şeklindeki sırt dekolteleri önden sade gözüken elbiselere ayrı bir hava katmıştı. (www.lacintenel.com)
Mutlu Demirdelen
mutludemirdelen@gmail.com
Yazarın Diğer Haberleri İçin Tıklayın
Oysa Arzu Kaprol, Hakan Yıldırım, Hatice Gökçe, Özgür Masur'un ya da Zeynep Tosun'un işleri hiç de yabana atılamayacak, başarılı çalışmalardı.
Argende'den Mavi Jeans'e, Gizia'dan Bahar Korçan'dan Hakan Yıldırım'a Türk modası denince akla gelen pek çok isim moda yazarlarından tam not aldı.
Genç tasarımcıların karma defilesinde Zeynep Tosun, Günseli Türkay ve Özgür Masur aradan sivrilen isimlerdi. Günseli Türkay genç moda girişimcisi ödülünden sonra rotasını İngiltere'e çevirmiş. Önümüzdeki yıllarda moda camiasının önemli simalarından olacak bir ışığı var...
Instyle'ın moda editörü Güldeniz Ayral, "izdihama varan bir kalabalığın yaşandığı Arzu Kaprol defilesi, moda haftası kapsamında seyrettiklerim arasında en iyisiydi" diyor. Ayral'a göre Kaprol, önceki tasarımlarından farklı olarak fütüristik detaylara yer vermiş. Güçlü kadın imajı çizen tasarımlardaki el işlemeleri, ince işçilikler, kaprol'ün detaylar üzerinde nasıl çalıştığını kanıtlıyor. Ceket ve taytlar öne çıkan parçalardandı. Ezra-Tuba Çetin kardeşler de, fütüristik detayların baskın olduğu bir koleksiyon hazırlamışlar. Romantik bir havanın hakim olduğu Gamze Saraçoğlu tasarımlarında en çok dikkatimi çeken ayrıntı ise, bugüne kadar kombinlenmemiş renklerin bir arada kullanılmasıydı.
Argende tasarımları Mudo mağazalarında satılıyor. Uygun fiyata tasarım giymek isteyenler için ideal.
Sabah Gazetesi moda yazarı Yaprak Aras Şahinbaş, Hakan Yıldırım, Özgür Masur ve Zeynep Tosun koleksiyonlarını beğenmiş. "Arzu Kaprol'ün yuvarlak siluetlerini çok sevdim" diyor. Organizasyondaki ilk günün aksine iyi olduğunu söyleyip ekliyor: Mankenler çok kötüydü. Dudaklar şiş, elbisem açılmasın diye sürekli bir yerlerini çekiştiriyor... Ayrıca kilolular ve elbiseleri çok kötü gösteriyorlar. Mankenler anoreksik olsun demiyorum, ama elbiseyi doğru göstersin en azından. Mavi Jeans'in koleksiyonu beni heyecanlandırdı. Bloggerların Ifw'yi takip etmesini olumlu buluyorum. Defile biter bitmez, röportajlar yaptılar, çırpındılar.
Groupmodels Türkiye - Mutlu Demirdelen, doğu avrupaya hitap etsede kuzu deri kreasyonu iyiydi, slaw manken tercihleri de tasarımlar ile uyuşmuştu. Suwen defile formatı mankenleri ve ürün tasarımı ile tam not aldı. Hatice Gökçe tasarımlarını önümüzdeki günlerde konuşacağız diye düşünüyorum. Mavi'nin erkek manken seçimi çok iyiydi; kreasyonu göz alıcı hale getirdiler. Argende benim için sosyal sorumluluk yönü ile de öne çıkan çalışmalardan oldu. Argende defilesinde Hatice Gökçe'nin ve Günseli Türkay'ın tasarımları göz alıcıydı.
Bence haftanın kaybedeni Pierre Cardin oldu. Tasarımları, podyum organizasyonu, kareografi, mankenler, hemen hepsi özenle hazırlanmamış görüntüsü verdi. İstanbul Fashion Week için bir genelleme yaparsak, manken kadroları zayıftı; bazı mankenler birçok firmanın defilesine çıktı ve bu durum çok sırıttı.
Moda blogcularının gözüyle İstanbul Fashion Week... İkonjane (Ferhan Talib): Genç tasarımcılar defilesinin kapanışını yapan Özgür Masur koleksiyonuyla göz doldurdu. Özgür Masur elbiselerinin birer arzu nesnesi omaya devam edeceği tescillenmiş oldu. Siyah beyazdan oluşan koleksiyonun en çok dikkat çeken parçaları uzun elbiseler oldu bence. Genç tasarımcılar defilesi izleyenlerin gönlünde taht kurmayı başarmış. Modayı sevip de Zeynep Tosun'un tasarımlarından hoşlanmayan birini zihnimde canlandıramıyorum. Hem yenilikçi hem de eğlenceli tasarımlarıyla hepimizin ağzını sulandırmayı başaran Zeynep Tosun'un koleksiyon konsepti "denizatı" olmuş. Kabul etmek gerekir ki Tosun'un tasarımlarını giymek biraz cesaret istiyor. Simay Bülbül'ün yüzde 85 deriden oluşan koleksiyonunda şaman kadınlarından esinlenilmiş. (www.ikonjane.com)
Db Junk (Deniz Berdan): Ezra+Tuba koleksiyonu'ndan siyah ağırlıklı fütüristik koleksiyonun en beğendiğim parçası... Erkek koleksiyonunu renklendirmek için yer verilen kadın koleksiyonunda geçen sezonun devamı niteliğinde omuz ve basende üç boyutlu keskin çizgilere devam. En dikkat çekici parçaları extravagant tulumlardı. Mad Max vari erkek koleksiyonunda kullanılan kalın örgü yün kazaklar ve postallarla grungy izleri de görebilmek mümkün. Rafine edilmiş gotik yaklaşımındaki erkek koleksiyonu'nda modellerin vücudundaki kelt dövmeler bana rodarte'ı hatırlattı. (deniz-berdan.blogspot.com)
Nil Ertürk: Hakan Yıldırım güzeldi evet; ama şaşırtıcı değildi. Fuar alanındaki tasarımlarını görünce heyecanlanmıştım oysa ki. (www.nilerturk.net)
Laçin Tenel: Gamze Saraçoğlu defilesini çok beğendim, hem bütün olarak (müzik, saç, makyaj), hem de detaylar olarak. "müsvedde" adının nereden geldiği koleksiyondan rahatça anlaşılabiliyor. Kağıtların buruşturulmuş halleri kumaşlarda hayat bulmuş. Renkleri, kumaş kalitesini ve kağıt gibi oynanan kumaşları çok sevdim. Bazı modellerde eteklerdeki makas atılmış görüntüleri ilginçti. V şeklinde ve ensede birleşen yırtmaç şeklindeki sırt dekolteleri önden sade gözüken elbiselere ayrı bir hava katmıştı. (www.lacintenel.com)
Mutlu Demirdelen
mutludemirdelen@gmail.com
Yazarın Diğer Haberleri İçin Tıklayın
Gamze Saracoglu Argande Projesinde
“GAP Bölgesinde Kadının Güçlendirilmesinde Yenilikler Projesi” kapsamında moda tasarımcılarının ve Mudo’nun desteğiyle yaratılan Argande markası ve koleksiyonu, geçtiğimiz günlerde düzenlenen çok özel bir toplantıyla tanıtıldı.
/
Güneydoğu Anadolu’daki kadınların sosyal ve ekonomik olarak güçlendirilmesi amacıyla Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) ile GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı (GAP BKİ) ortaklığı ve İsveç Uluslararası Kalkınma İşbirliği Ajansı (Sida) finansmanıyla Mayıs 2008’den beri uygulanan “GAP Bölgesinde Kadının Güçlendirilmesinde Yenilikler Projesi”, ürünlerini Argande markası altında topluyor. Proje, kadınların iş gücü piyasasına katılımını, Güneydoğu Anadolu'nun markalaştırılmasını ve yeni satış ve pazarlama fırsatlarının yaratılmasını hedefliyor. Argande koleksiyonunu hazırlamak üzere Batman ve Mardin’de kurulan atölyelerde yaklaşık 100 kadına istihdam olanağı sağlandı.
/
Türkiye’nin en büyük ve yenilikçi hazır-giyim firmalarından biri olan MUDO’nun gönüllü desteği ve Hatice Gökçe’nin tasarım koordinatörlüğünde sektörün önde gelen moda tasarımcıları Ezra Çetin, Tuba Çetin, Rana Canok, Berna Canok Özay, Deniz Yeğin, Simay Bülbül, Gamze Saraçoğlu ve Mehtap Elaidi’nin eşsiz tasarımlarıyla yaratılan koleksiyon, Proje yararlanıcısı kadınlar tarafından Batman Valiliği’nin de desteğiyle Güneydoğu’da üretildi. Markanın yaratılma sürecinde ve koleksiyonun basılı ve görsel materyallerinin hazırlanmasında Demir Tasarım ve Yoyo Prodüksiyon sosyal sorumluluk bilinciyle projeye gönüllü olarak destek verdi. Koleksiyonun üretimi Mardin Ömerli ÇATOM ve Batman ÇATOM üretim atölyelerinde yapılmıştır ve üretim yapan kadınlara eğitim desteği İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) tarafından sağlanmıştır. Projeye ayrıca Aras Kargo lojistik destek vermiştir. Argande markasının imaj çekimi Mardin’de Deyrul Zafaran Manastırı ile Kasımiye Medresesi’nde Hakan Yalçın Öztürk’ün styling’i ile yapılmış markanın yüzü ise Ahu Yağtu olmuştur.
/
Anadolu’nun motiflerini ve yerel kumaşlarını modern tasarımlarla birleştiren marka, ulusal ve uluslararası pazarlarda yerini almaya hazır. Koleksiyon, Ağustos 2009’dan itibaren MUDO’nun 6 ildeki seçkin 16 mağazasında satışa sunulacak ve elde edilen gelirin tamamı Güneydoğu Anadolu’da Argande markasının üretimini yapan kadınlara aktarılacak.
/
Güneydoğu Anadolu’daki kadınların sosyal ve ekonomik olarak güçlendirilmesi amacıyla Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) ile GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı (GAP BKİ) ortaklığı ve İsveç Uluslararası Kalkınma İşbirliği Ajansı (Sida) finansmanıyla Mayıs 2008’den beri uygulanan “GAP Bölgesinde Kadının Güçlendirilmesinde Yenilikler Projesi”, ürünlerini Argande markası altında topluyor. Proje, kadınların iş gücü piyasasına katılımını, Güneydoğu Anadolu'nun markalaştırılmasını ve yeni satış ve pazarlama fırsatlarının yaratılmasını hedefliyor. Argande koleksiyonunu hazırlamak üzere Batman ve Mardin’de kurulan atölyelerde yaklaşık 100 kadına istihdam olanağı sağlandı.
/
Türkiye’nin en büyük ve yenilikçi hazır-giyim firmalarından biri olan MUDO’nun gönüllü desteği ve Hatice Gökçe’nin tasarım koordinatörlüğünde sektörün önde gelen moda tasarımcıları Ezra Çetin, Tuba Çetin, Rana Canok, Berna Canok Özay, Deniz Yeğin, Simay Bülbül, Gamze Saraçoğlu ve Mehtap Elaidi’nin eşsiz tasarımlarıyla yaratılan koleksiyon, Proje yararlanıcısı kadınlar tarafından Batman Valiliği’nin de desteğiyle Güneydoğu’da üretildi. Markanın yaratılma sürecinde ve koleksiyonun basılı ve görsel materyallerinin hazırlanmasında Demir Tasarım ve Yoyo Prodüksiyon sosyal sorumluluk bilinciyle projeye gönüllü olarak destek verdi. Koleksiyonun üretimi Mardin Ömerli ÇATOM ve Batman ÇATOM üretim atölyelerinde yapılmıştır ve üretim yapan kadınlara eğitim desteği İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) tarafından sağlanmıştır. Projeye ayrıca Aras Kargo lojistik destek vermiştir. Argande markasının imaj çekimi Mardin’de Deyrul Zafaran Manastırı ile Kasımiye Medresesi’nde Hakan Yalçın Öztürk’ün styling’i ile yapılmış markanın yüzü ise Ahu Yağtu olmuştur.
/
Anadolu’nun motiflerini ve yerel kumaşlarını modern tasarımlarla birleştiren marka, ulusal ve uluslararası pazarlarda yerini almaya hazır. Koleksiyon, Ağustos 2009’dan itibaren MUDO’nun 6 ildeki seçkin 16 mağazasında satışa sunulacak ve elde edilen gelirin tamamı Güneydoğu Anadolu’da Argande markasının üretimini yapan kadınlara aktarılacak.
Mimar Sinan Universitesi Ogrencileri Denimi Yeniden Yorumladi
Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Tekstil ve Moda Tasarımı bölümünde okuyan 11 öğrenci denim kumaşını farklı bakış açıları ile yeniden yorumladı. “Denim Benim” adı verilen projenin sonunda ortaya 35 parçadan oluşan çarpıcı bir denim koleksiyonu çıktı.
Geçen yıl gerçekleştirilen “Denim ile Dialoglar” projesinde, denim kumaşlara farklı anlamlar kazandırarak onları birer sanat eserine dönüştüren öğrenciler, bu yıl da “Denim Benim!” diyerek kendi koleksiyonlarını hazırladı.
“Denim Benim!” projesi kapsamında, Tekstil ve Moda Tasarımı Bölümü 3. sınıf öğrencileri Agatha Kozak, Ayşegül Baydemir, Ayşe Arzık, Burçak Ceylan, Demet Gül, Evre Başak Okumuş, Gülden Akan, Ömer Başol, Senem Mursaloğlu, Şimal Yavuz ve Tuğçe Bozkurt; Bölüm Başkanı Prof. Kemal Can’ın desteği ve modacı Gamze Saraçoğlu’nun önderliğinde, belirledikleri konseptleri ERAK Giyim’in imkanlarıyla hayata geçirdiler.
ERAK Fabrikaları’nda, çizimlerini değişik bölümlerdeki profesyonellerle paylaşıp görüşlerini alan öğrenciler; üretim aşamasına da bizzat katılarak dikimden, ütülemeye kadar her detayla birebir ilgilendi. Üretim tamamlandığında ortaya “Denim Benim!” diyerek gururla sunulacak bir denim koleksiyonu çıktı.
35 parçadan oluşan koleksiyon ise, 11 Haziran Perşembe akşamı Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nin rıhtımında düzenlenen bir partiyle tanıtıldı..
Geçen yıl gerçekleştirilen “Denim ile Dialoglar” projesinde, denim kumaşlara farklı anlamlar kazandırarak onları birer sanat eserine dönüştüren öğrenciler, bu yıl da “Denim Benim!” diyerek kendi koleksiyonlarını hazırladı.
“Denim Benim!” projesi kapsamında, Tekstil ve Moda Tasarımı Bölümü 3. sınıf öğrencileri Agatha Kozak, Ayşegül Baydemir, Ayşe Arzık, Burçak Ceylan, Demet Gül, Evre Başak Okumuş, Gülden Akan, Ömer Başol, Senem Mursaloğlu, Şimal Yavuz ve Tuğçe Bozkurt; Bölüm Başkanı Prof. Kemal Can’ın desteği ve modacı Gamze Saraçoğlu’nun önderliğinde, belirledikleri konseptleri ERAK Giyim’in imkanlarıyla hayata geçirdiler.
ERAK Fabrikaları’nda, çizimlerini değişik bölümlerdeki profesyonellerle paylaşıp görüşlerini alan öğrenciler; üretim aşamasına da bizzat katılarak dikimden, ütülemeye kadar her detayla birebir ilgilendi. Üretim tamamlandığında ortaya “Denim Benim!” diyerek gururla sunulacak bir denim koleksiyonu çıktı.
35 parçadan oluşan koleksiyon ise, 11 Haziran Perşembe akşamı Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nin rıhtımında düzenlenen bir partiyle tanıtıldı..
Galatamoda Akaretler Siraselviler'de Duzenlenecek
Bu yıl ikincisi düzenlenen “Galatamoda Festivali Akaretler”, 6 Mayıs'ta başladı! 06-10 Mayıs tarihleri arasında Türkiye’nin önemli moda tasarımcılarından 31 tanesi özel olarak hazırladıkları koleksiyonlarını tüm İstanbullular’ a sunacak.
Galatamoda Festivali Akaretler için W İstanbul’da özel bir çekim yapıldı. Bu çekim için birçok önemli isim gönüllü olarak biraraya geldi. Çekimin stylingi Hakan Öztürk tarafından gerçekleştirilirken, fotoğrafları Can Şuldur çekti. Saç tasarımını İbrahim Zengin ve makyajı ise Mac ekibi gerçekleştirdi, manken ise Selda Car oldu.
Galatamoda Festivali Akaretler, Moda Tasarımcıları Derneği tarafından iki yıl içinde gerçekleştirilen sekizinci festival olacak ve bu festivallerin en büyük amacı tasarımcıların ürünlerini daha geniş kitleler ile buluşturmak… Her yıl Galatamoda Festivali birçok genç tasarımcıyı destekliyor ve hatta tasarım okullarından öğrenciler festival kapsamında ünlü tasarımcılar ile biraraya gelme imkanı buluyor.
Akaretler Sıraevler ise beş gün boyunca ziyaretçilerini yine çok özel sürprizlerle şaşırtmaya devam edecek. Beş gün boyunca saat 10.00 – 22.00 saatleri arasında açık olacak olan festival süresince Akaretler Sıraevler’ de özel bir müzik yayını gerçekleştirilecek.
Akaretler Sıraevler’de kendilerine ait kabanalarda, birbirinden şık koleksiyonlarını modaseverlerle buluşturacak olan moda tasarımcıları, 06-10 Mayıs 2009 tarihleri arasında modaseverleri yeni sezonda modaya doyuracak.
Galatamoda Bahar Festivali’ne katılan tasarımcılar: Bahar Korçan, Arzu Kaprol, Hakan Yıldırım, Ezra-Tuba Çetin (Etcetura), Simay Bülbül, İdil Tarzi, Hatice Gökçe, Mehtap Elaidi (Elaidi), İdil Tarzi, Gamze Saraçoğlu, Müge Ersin (Atelie Yume), Sertaç Delibaş, Aslı Güler, Özlem Kaya, Özgür Mansur, Elif Cığızoğlu, Ayşe Deniz Yeğin (Tasarım D), Nazlı Çetiner (MandalinaRossa), Yasemin Özeri, Bihter Aida Pekin (AidaPekin), Niyazi Erdoğan (Nesign), Zeynep Erdoğan (Catzcabaret), Berna Canok Özay, Ayşe Brav, Özlem Ahıakın(İkon), Zeynep Tosun, Mine Kerse, Founta Şerif Oglou, Günem(İki’s Design), Öykü Thurston, Müge Alkan(Fringe), Yaprak Yasa Karacalı, Rana Canok.
Galatamoda Festivali Akaretler için W İstanbul’da özel bir çekim yapıldı. Bu çekim için birçok önemli isim gönüllü olarak biraraya geldi. Çekimin stylingi Hakan Öztürk tarafından gerçekleştirilirken, fotoğrafları Can Şuldur çekti. Saç tasarımını İbrahim Zengin ve makyajı ise Mac ekibi gerçekleştirdi, manken ise Selda Car oldu.
Galatamoda Festivali Akaretler, Moda Tasarımcıları Derneği tarafından iki yıl içinde gerçekleştirilen sekizinci festival olacak ve bu festivallerin en büyük amacı tasarımcıların ürünlerini daha geniş kitleler ile buluşturmak… Her yıl Galatamoda Festivali birçok genç tasarımcıyı destekliyor ve hatta tasarım okullarından öğrenciler festival kapsamında ünlü tasarımcılar ile biraraya gelme imkanı buluyor.
Akaretler Sıraevler ise beş gün boyunca ziyaretçilerini yine çok özel sürprizlerle şaşırtmaya devam edecek. Beş gün boyunca saat 10.00 – 22.00 saatleri arasında açık olacak olan festival süresince Akaretler Sıraevler’ de özel bir müzik yayını gerçekleştirilecek.
Akaretler Sıraevler’de kendilerine ait kabanalarda, birbirinden şık koleksiyonlarını modaseverlerle buluşturacak olan moda tasarımcıları, 06-10 Mayıs 2009 tarihleri arasında modaseverleri yeni sezonda modaya doyuracak.
Galatamoda Bahar Festivali’ne katılan tasarımcılar: Bahar Korçan, Arzu Kaprol, Hakan Yıldırım, Ezra-Tuba Çetin (Etcetura), Simay Bülbül, İdil Tarzi, Hatice Gökçe, Mehtap Elaidi (Elaidi), İdil Tarzi, Gamze Saraçoğlu, Müge Ersin (Atelie Yume), Sertaç Delibaş, Aslı Güler, Özlem Kaya, Özgür Mansur, Elif Cığızoğlu, Ayşe Deniz Yeğin (Tasarım D), Nazlı Çetiner (MandalinaRossa), Yasemin Özeri, Bihter Aida Pekin (AidaPekin), Niyazi Erdoğan (Nesign), Zeynep Erdoğan (Catzcabaret), Berna Canok Özay, Ayşe Brav, Özlem Ahıakın(İkon), Zeynep Tosun, Mine Kerse, Founta Şerif Oglou, Günem(İki’s Design), Öykü Thurston, Müge Alkan(Fringe), Yaprak Yasa Karacalı, Rana Canok.
Moda Tasarimcilari Dernegi Seminerleri
Moda tasarımcıları derneği ( MTD ), sektör profesyonelleri için özel "açık paylaşım platformu" konseptiyle özel seminerler organize ediyor.
4 Aralık tarihine kadar devam edecek olan ve popüler tasarımcıların sunacağı seminerler, Beyoğlu'ndaki Bilsar binasında gerçekleştirilecek. Katılım ücretleri, öğrenciler için 60, yetişkinler için 100ytl olarak belirlenmiş.
07 Ekim 2008 - moda ve sokağa yerleşecek yeni ikon ve ikonalar: Ümit Ünal, sokak sanatının moda ile etkileşimi: Simay Bülbül, erkekler ve rolmodelleri: Hatice Gökçe
10 Ekim 2008 - Tasarımda yeni boyutlar, yeni yaklaşımlar, yeni oyunbozanlar: Ümit Ünal
17 Ekim 2008 - 2001 ve sonrasına ait kadın modasının eğilimleri: Ümit Ünal, ve erkek modasının eğilimleri: Hatice Gökçe
23 Ekim 2008 - 2009-2010 Kış konsept stil ve kumaşlar: Ümit Ünal, Gamze Saraçoğlu.
28 Ekim 2008 - Derinin modadaki yeri ve trend eğililmleri: Simay Bülbül
4 Kasım 2008 - 2009-2010 Yoğun stil: Ümit Ünal, Mehtap Elaidi
11 Kasım 2008 - 2010 yaz 1. bölüm: Ümit Ünal. Mehtap Elaidi
25 Kasım 2008 - 2010 yaz 2.bölüm: Ümit Ünal. Mehtap Elaidi
4 Aralık 2008 - Küresel ısınmaya paralel triko ürünlerinin moda sektöründeki yükselişi ve tasarım plalaması: İdil Tarzi
* Seminerler, 9:30-12:30 saatleri arasında düzenlenecek.
4 Aralık tarihine kadar devam edecek olan ve popüler tasarımcıların sunacağı seminerler, Beyoğlu'ndaki Bilsar binasında gerçekleştirilecek. Katılım ücretleri, öğrenciler için 60, yetişkinler için 100ytl olarak belirlenmiş.
07 Ekim 2008 - moda ve sokağa yerleşecek yeni ikon ve ikonalar: Ümit Ünal, sokak sanatının moda ile etkileşimi: Simay Bülbül, erkekler ve rolmodelleri: Hatice Gökçe
10 Ekim 2008 - Tasarımda yeni boyutlar, yeni yaklaşımlar, yeni oyunbozanlar: Ümit Ünal
17 Ekim 2008 - 2001 ve sonrasına ait kadın modasının eğilimleri: Ümit Ünal, ve erkek modasının eğilimleri: Hatice Gökçe
23 Ekim 2008 - 2009-2010 Kış konsept stil ve kumaşlar: Ümit Ünal, Gamze Saraçoğlu.
28 Ekim 2008 - Derinin modadaki yeri ve trend eğililmleri: Simay Bülbül
4 Kasım 2008 - 2009-2010 Yoğun stil: Ümit Ünal, Mehtap Elaidi
11 Kasım 2008 - 2010 yaz 1. bölüm: Ümit Ünal. Mehtap Elaidi
25 Kasım 2008 - 2010 yaz 2.bölüm: Ümit Ünal. Mehtap Elaidi
4 Aralık 2008 - Küresel ısınmaya paralel triko ürünlerinin moda sektöründeki yükselişi ve tasarım plalaması: İdil Tarzi
* Seminerler, 9:30-12:30 saatleri arasında düzenlenecek.
Galatamoda Galata Meydani'nda Duzenlenecek!
28 Mayıs-1 Haziran tarihleri arasında Galata Kulesi çevresinde yapılacak GalataModa, yıldızı yeni parlayan genç tasarımcıların ürünleriyle renkleniyor.
Tasarımcıların etkinliğe özel tasarladıkları koleksiyonlarda, kıyafetin yanı sıra çocuk kıyafetleri, takı, çanta ve çişitli aksesuarlar da satışa sunulacak.
GalataModa'ya katılacak genç tasarımcılar: Deniz Kaprol, Yaprak Yasa Karacalı, Deniz Yeğin, Sertaç Delibaş, Müge Ersin, Özgür Masur, Niyazi Erdoğan, Ebru Günay, Zeynep Erdoğan, Berna Özay Canok, Nur Toktay, Simay Bülbül, Gamze Saraçoğlu, Aslı Güler, Bihter Aida Pekin, Nevra Karaca, Ayça Sytmen, Nazlı Çetiner, Berrin Gönen, Elif Cığızoğlu, Ayşe Deniz Yeğin, Zeynep Balaban.
Tasarımcıların etkinliğe özel tasarladıkları koleksiyonlarda, kıyafetin yanı sıra çocuk kıyafetleri, takı, çanta ve çişitli aksesuarlar da satışa sunulacak.
GalataModa'ya katılacak genç tasarımcılar: Deniz Kaprol, Yaprak Yasa Karacalı, Deniz Yeğin, Sertaç Delibaş, Müge Ersin, Özgür Masur, Niyazi Erdoğan, Ebru Günay, Zeynep Erdoğan, Berna Özay Canok, Nur Toktay, Simay Bülbül, Gamze Saraçoğlu, Aslı Güler, Bihter Aida Pekin, Nevra Karaca, Ayça Sytmen, Nazlı Çetiner, Berrin Gönen, Elif Cığızoğlu, Ayşe Deniz Yeğin, Zeynep Balaban.
Gamze Saracoglu Roportaji
Türkiye'nin ilk ve en geniş içerikli moda sitesi Modatürkiye.com, bu ay genç ve başarılı tasarımcılarımızdan Gamze Saraçoğlu ile Teşvikiye’deki atölye / ofisinde buluştuu.
Samimi ve çok sıcak bir kişiliği olan Gamze ile aynı zamanda okuldaş çıktık. Kendisi de Parsons School of Design’da okumuş ve Türkiye’deki İşletme lisansının üzerine tasarımcılık lisansını Parsons’tan almış. Sohbetimizin başında biraz Parsons’taki eğitiminden ve New York’ta yaşadığı dönemden daha sonrada sektörün gelişimi ve ihtiyaçları ile ilgili olarak kişisel tecrübelerinden bahsettik. Yurtdışında moda ile ilgili eğitim almak isteyen okurlarımızın ve bu alanda Türkiye’de çalışmak isteyen bu tecrübelerden çok faydalanacağını düşünüyorum.
MODATURKIYE.COM- Gamze, tasarımcı olmak hep hayalinde olan bir şey miydi? Bu dalda okumaya giden sürecini bizlerle paylaşır mısın?
GAMZE SARAÇOĞLU- Tabii ki… Şöyle başlayabilirim; henüz çok küçük iken tasarımcı olup olmayacağıma karar verdiğimi söyleyemem, ama moda ile ilgili bir şeyler yapacağımı hep biliyordum. Her zaman moda dergilerini ilk çıktıkları gün alır, altını çize çize beğendiklerimi işaretleyerek okur ve ayrıca konuyla ilgili olarak da etrafımda çok gözlem yapardım. Bu şekilde eğitim hayatıma devam ederken, işletme eğitimi aldım. Aile işinde de çalışmayı planlıyordum. A.B.D’de master yapmam söz konusu oldu. Benim neredeyse gideceğim okul bile belliyken Parsons School of Design’daki programı duydum. Okulu zaten çok iyi tanıyordum Başta sevgili Bennu Gerede olmak üzere tanıdığım bir sürü mezunu vardı bende şansa böyle son dakika bir başvuruda bulundum ve onlarda benimle görüşmeyi kabul etti. Sonuçta da kabul edildim ve tasarım hayatım başladı.
MODATURKIYE.COM- New York’taki yaşam tabii çok hareketli geçmiştir.
GAMZE SARAÇOĞLU- Dorusunu istersen ilk iki hafta benim için çok zor daha sonrası ise çok yoğun geçti. Benim tabii hiçbir teknik ve çizim bilgim olmadığından kendimi çok geride hissettim. Bunun için de NYU’dan özel çizim dersleri aldım, çizim kitapları satın alıp onlardan çalıştım. Öyle yoğun çalıştım ki sıkıntıdan 15 kilo aldım. Başlarda bayağı zorlanarak ama çok çalışarak okulumu bitirdim. Bu arada üniversitemdeki bazı dersleri de saydırarak bölümü daha erken bitirdim.
MODATURKIYE.COM- New York’ta bir de çalışma hayatın oldu sanırım.
GAMZE SARAÇOĞLU- Evet. Benim Parsons’taki çok sevdiğim bir hocam DKNY’da danışmanlık yapıyordu. O bana bu pozisyondan bahsetti.
MODATURKIYE.COM- Tasarım departmanı mıydı?
GAMZE SARAÇOĞLU- Hayır beni belli bir süre sonra DKNY’da Marketing ve Merchandising Team’e girdim. Gerçekten çok keyifliydi, sonra ailevi sağlık sorunları sebebiyle geri dönmek zorunda kaldım. Burada da bir süre profesyonel çalıştıktan sonra kendi markamı ve tasarım stüdyomu kurmaya karar verdim.
Sonuçta bütün bu tecrübeden çıkardığım sonuç şu. Çalışarak çok yetenekli insanlara yaklaşılabileceğini gördüm. Ben okuldan önce çöp adam çizemezdim. Ama işte ek dersler aldım. Yani elimden geldiğince çalıştım. Sonrada dedim ki bu kadar mücadele verdiğime göre gerçekten istediğim şey bu ve bu okulda hakikaten bende bir şey gördü ve beni burada tuttu. Yani kariyerimle ilgili en doğru kararı verdiğime ikna oldum. Benim için Parsons’tan mezun olmak büyük mutluluk. Tasarımcı olmak için eğitim de çok önemli. Bu işi eğitimsiz yapmak çok zor. Aynı zamanda bu iş çok ciddi bir iş. Bunu okumak da bu işin ne ciddi ve zor olduğunu göstermek için en iyi yol. Bu işi yapacak insanın çok emek vermesi gerekiyor.
MODATURKIYE.COM- Birazda markandan ve bu güzel atölyenden bahsedelim. Burası nasıl oluştu? O dönemde neler yaşadın?
GAMZE SARAÇOĞLU- Burada her gün çok yoğun geçiyor. Çok emek veriyorum ve hakikaten bu işe girmeden önce bu işi tek başıma yapabileceğimi düşünmezdim. Bu daireyi de ilk gördüğüm gün gözlerime inanamadım. Daire çok bakımsız bir haldeydi. Ama ben gerekirse badanasını kendim yapıp burayı adam ederim dedim. O soğukta burada kalorifer
yokken gecelere kadar çalışıp planlama yaptım. Mobilyalar için ölçtüm biçtim, onları marangozlara yaptırdım. Hakikaten bu iş için çok emek verdim.
MODATURKIYE.COM- Koleksiyonlarının kronolojik olarak baktığımızda içerikte doğal olarak farklılıklar var. Değişen moda ve trendlere bağlı olarak. Öte yandan bu değimin içinde senin tasarımcı kimliğinin olgunlaşması ne kadar etkili ve ne kadarı da senin değişmeyen özelliklerin olarak koleksiyonlarında hep görülecek?
GAMZE SARAÇOĞLU- Koleksiyonların olgunlaşması tabii ki çok büyük bir etken. Her seferinde belirli bir olgunlaşma var. Kendimi geliştirmek için elimden geleni yapıyorum. Çalışıyorum okuyorum, gözlüyorum. Öte yandan kariyerimin başından beri hep doğru insanlara denk geldim ve onlardan çok şey öğrendim. Hep şunu söylerim, "Dünyada her şeyin bir bedeli var ama akıl almanın bir bedeli yok." Kendimi geliştirme konusunda ise ben bunu kendime hayat biçimi yaptım. Dünya trendlerini hep takip ettim. Yurt dışındaki tekstil ve kumaş fuarlarını gezdim. Benim koleksiyonumu etkileyen detaylar eskiye dönük ve anısı olan şeyler. Eskide yaşamak daha güzel geliyor; özellikle günümüz dünyasındaki olumsuzlukları yaşayınca. Artık elimizde çok modern malzemeler, modern kumaşlar var. Bunları kullanarak, her sezon koleksiyonumu kendi kafamda kuruyorum. Temalarım hep değişti. Her koleksiyon bir öncekinin hikayesinin devamı oldu. Beni Gamze olarak ne etkiliyorsa onu yaptım. Yaptığım her şey kendimden iz taşır.
Bir de ben işim konusun da çok planlıyım. Her şeyim düzenlidir ama yaşarken çok spontane yaşıyorum. O bana daha çok keyif veriyor. Tabii ilhamlarım, beğenilerim de spontane oluyor. David Hockney mesela, sanatına bayılıyorum, onu aldım, ondan bir koleksiyon yaptım. Bir kitap okurum içindeki cümle beni üç gün düşündürür; sonraki koleksiyonumun temasını o cümle belirler.
MODATURKIYE.COM- Gamze Saraçoğlu Purely markası da son dönemde sözü edilen değişik bir konsept. Ondan biraz bahseder misin?
GAMZE SARAÇOĞLU- O da çok spontane çıktı. Arkadaşlarım, müşterilerim tasarımlarımı sadece özel günlerde giyebildiklerinden -özellikle gece elbiseleri ve abiyeleri- dolayı şikayet ediyorlardı. Her gün kullanabileceği bir şeyler istiyorlardı. Bende bundan yola çıkarak bir koleksiyon hazırladım. Elbise, üst, triko gibi ürünlerden oluşan bir kolekisyon. Baya detaylı bir koleksiyon, daha neşeli bir koleksiyon. Tim Burton Corpse Bride filmindeki karakterden esinlenerek Purely kızını yarattım. Önceleri adı ‘Veronika’ydı ama sonra milliyetçi damarım kabardı adını ‘Süheyla’ olarak değiştirdim. Organik kumaşlardan karpuz kollar, kulaklar kanatlar, hasırlar kullanarak hazırladık. Galata moda şovda ilk kez sergiledik ve büyük ilgi gördük Nil Karaibrahimgil beğendi, giydi. Sonra Purely’yi burada da satmaya başladık. Şimdi Purely çok iyi gidiyor. Bayağı beğenildi. Yurtdışı fuarlarda da çok güzel sipariş aldık, özellikle kuzey Avrupa ülkelerinden. Meğerse böyle neşeli, rahat bir markayı arayan insanlar varmış.
Ben tabii ki yurtdışına açılmasını çok istiyorum. Siparişlerin yanı sıra şu an New York’taki ünlü departman store’u Barneys’in daha çok genç tasarımcılara yer verdiği Barney’s Coop ile de Purely için görüşmelerimiz devam ediyor.
MODATURKIYE.COM- Apple için bilgisayar çantası tasarımı yaptın. Teknoloji ve tasarım artık çok yan yana gelmeye başladı LG ve Prada gibi. Sence bu artık kaçınılmaz bir şey mi olacak?
GAMZE SARAÇOĞLU- O proje Metin Gürsoy’un getirdiği bir projeydi. O sezon için Apple bilgisayarları için çanta tasarladım mağazalarında satıldı. Kaçınılmaz bir şey mi? Bence evet. Artık teknoloji de bir tür moda oldu. Bu yüzden endüstri tasarımıyla moda tasarımıyla birleştirmek çok mantıklı. LG Prada Dünyada nasıl karşılanır bilmiyorum ama Türkiye’de satar herhalde. Çünkü burada belirli bir müşteri kitlesinin yabancı marka bilgisi ve ilgisi çok yüksek. Maalesef zaman zaman aynı ilgiyi Türk marka ve tasarımlarına göstermiyorlar. MODATURKIYE.COM- Haklısın ama öte yandan iyi takip eden ve kendi tarzına sahip çıkan bir gurupta var. Mesela senin tarzını beğenen ve kendi için benimseyen biri Apple bilgisayarı da varsa senin tasarladığın çantayı tercih edecektir.
GAMZE SARAÇOĞLU- Evet haklısın ama henüz maalesef Türkiye’de bu kadar bilinirlik veya markaya isme sahip çıkılamıyor. Ben tabii yakında bu tip tercihlerin artacağını düşünüyorum. Bilenler zaten tercih ediyor. Bir de biz tasarımcılar gerçekten çok kapalı yaşıyoruz. Bize herkesin çok ulaşabilirliği yok. Tabii burada basının özellikle daha önceleri yabancı ve popüler markalara olan ilgisinin de payı büyük. Ama artık dediğim gibi bu durum lehimize değişmeye başladı.
MODATURKIYE.COM- En çok ne tasarlamayı seversin?
GAMZE SARAÇOĞLU- Ben en çok palto tasarlamayı seviyorum. Palto, trençkot ve gömlek. Sanırım bunda mevsimlerden en çok kışı sevmemin de payı var. Kış bana çok mutluluk verir. Yaz gelince içi mutluluk dolanlardan değilim.
Öte yandan gece kıyafeti de seviyorum. Ama ondaki mutluluk ve tatmin daha çok müşteri ile kurulan iletişimle birebir alakalı bir şey. Müşterinin önünde çizmek bir kere çok zor bir şey. O anda hakikaten bu ilhamı yakalamak zor aynı zamanda yetenek gerektirir. Karşımdakiyle çok pozitif bir şey yakaladığım zaman tasarım konusunda gerçekten büyük tatmin ve ilham alıyorum. Ben mutu olmayı seven bir insanım. Çok stresli ve gergin değilim. O yüzden bunu sürdürebilmek benim için önemli. Bu özelliğimden dolayı zaten müşterilerim bir sonra dostum oluyor.
Tabii bu arada yaşım benim için hem avantaj ve dezavantaj. Beni genellikle daha büyük sanıyorlar. Bu tabii markam için iyi bir şey, olgun bir izlenim bırakıyor. Öte yandan kişiler beni gördüğünde yaşımdan dolayı tecrübe ve bilgimi sorgulamak ihtiyacı duyabiliyor. Yaşımın avantaj olan kısmı ise herkesle çok kolay iletişim kurabiliyorum ve bu dezavantajları olumluya çevirmeye çalışıyorum.
MODATURKIYE.COM- Tasarımlarında kullanmayı en sevdiği renkler nedir?
GAMZE SARAÇOĞLU- Laciverti çok seviyorum. Tabii kışı sevmem sanırım koyu renklere bir düşkünlükte getiriyor. Bunun dışında en çok sevdiklerim için antik pembe ve füme hatta grinin bütün tonları diyebilirim. Dayanamadığım renkler ise neon renkler. Çok altın gümüş, pullu payetleri kullanmayı çok tercih etmiyorum.
MODATURKIYE.COM- Yurtdışına açılma planları nedir?
GAMZE SARAÇOĞLU- Fuarlar vasıtasıyla zaten bir ölçüde açılmış durumdayım. Avrupa’nın pek çok kentinde koleksiyonlarımız satılıyor. Hem Gamze Saraçoğlu hem de Purely olarak. Demin dediğim gibi Purely de doğru yolda ve gittiği yerlerde doğru ilgiyi topluyor. Ben hiçbir şey için çok acele etmiyor ve her şeyin en iyi olduğuna inandığım yerde hamlelerimi yapıyorum. İşimi seviyorum inanarak ve doğru adımlarla sakın gitmeyi tercih ediyorum.
MODATURKIYE.COM- Defile yapıyor musun?
GAMZE SARAÇOĞLU- İnanır mısın ben daha hiç defile yapmadım. Nedense o konuda çok bir isteğim yok. Sanırım işin çok fazla gösteriş kısmı beni ilgilendirmiyor. Benim için sokaktaki insanı giydirmek çok önemli. Hiç zaman sadece belirli bir guruba hitap etmek istemedim. Geçen gün Beşiktaş’ta benim tişörtümü giymiş bir bayan gördüm,inanılmaz mutlu oldum. O mutluluk benim için bütün defileler bedeldi. Bir de benim için henüz çok erken. Ben gerekli bilgi ve olgunlaşmaya ulaşana kadar beklerim hakkıyla yaparım bilmediğim işi yapmam. Mesela MRM firmasıyla uzun dönemli bir çalışmam oldu. Bize koleksiyon yap dediler. Bende deri hiç bilmiyordum o şekilde yapmama imkan yoktu. Onlara dedim ki ben sizden 1-2 ay ücretsiz deri eğitimi alayım ve daha sonra koleksiyon hazırlayalım. Onların çok hoşuna gitti. Orada 2 ay boyunca derinin detaylarını öğrendim. Sonuçta da çok başarılı bir koleksiyon oldu hatta bir süre MRM’nin kreatif direktörlüğünü de yaptım. Dediğim gibi yeterli hissetmiyorsam bir işi, içim rahat ede ede yapmam. Kendimle benim problemim. Geç olsun hakkını vereyim.
Ama şöyle bir şey oldu. Defile yapmadım ama bir ekpozisyon defile yaptım. Onu da kısaca anlatayım. Tüm dünyada "En çok satanlar" listesinden inmeyen Prof. Stefano E. D\'Anna\'nın kitabı "Tanrılar Okulu"ndan ilham alarak "El Değmemiş Gelecek" isimli bir koleksiyon hazırladım.
Bir şekilde Stefano hoca bu koleksiyondan haberdar olmuş ve benimle tanışmak istemiş. İlk aradıklarında gerçekten inanamadım hatta birileri beni kafaya alıyor sandım. Ama gerçekten geldi ve çok beğendi. Ve bu ünlü yazar, sonbaharda bu koleksiyon için Roma\'da bir defile yapmak istedi. Onun şokunu yaşarken burada da konuyla ilgili bir defile teklifi aldım. Benim koleksiyonum defilede sergilenecek; Stefano Hoca da konuşma yapacaktı. Neyse ben tabii bu kadar kısa sürede defile fikrinden ürktüğüm için ekspozisyon olsun dedim. Sevgili Yasin Soy’un inanılmaz desteği ve yardımıyla bu koleksiyonu 29 - 30 Mayıs tarihleri arasında Kanyon Alışveriş Merkezi\'nde düzenlenen 5M Asemblesi - Marka, Mağaza, Müşteri, Moda, Mall organizasyonunda sunduk. Hoca da konuşmasını yaptı. Çok güzeldi. Çok beğenildi. Hoca da çok beğendi. Kendisi çok özel birisi. İnsanın hayata çok pozitif bakmasını sağlıyor. Şimdi bu koleksiyon yurtdışında belirli mağazalarda kitabın orijinal İtalyanca basımı ile birlikte satılıyor.
MODATURKIYE.COM- Çeşitli firmalara tasarım konusunda danışmanlık veriyorsun. Bu danışmanlıklar koleksiyon hazırlama, tema belirleme şeklinde mi oluyor?
GAMZE SARAÇOĞLU- O firmaların seviyesine ve ihtiyacına bağlı. Her firma için ayrı çalışma yapıyorum. Dergiler yayınlar takip ediyorum. Kimine sadece trend danışmanlığı yaparken kimi içinde bütün koleksiyonu hazırlayabiliyorum. MRM için çalışmam o şekildeydi hatta orada kreatif direktör görevinide belli bir süre üstlenmiştim..
MODATURKIYE.COM- Vintage hakkındaki fikirlerin nedir. Bu aralar herkesin dilinde olan, merak ettiği bir konu oldu bu...
GAMZE SARAÇOĞLU- Ben vintage çok seviyorum ama tabii bunu burada anlatmak zor olabiliyor. İnsanlara bu tasarımlar bazen gerçeklerinden daha kıymetli dediğinizde ikinci el kıyafet gibi algılıyorlar. İkna etmek, bu tarzın şu an burada yerleşmesi bence çok zor. Bu bir akım değil bu kalıcı bir tarz. Gene de İstanbul’da artık birçok güzel vintage mağaza var. Bende her zaman vintage’ın gelişmesi için çalışıyorum.
Kendi markamın adıyla bir Gamze Saraçoglu Vintage label çıkardım. Vintage akımı doğrultusunda geçmişten gelen moda unsurlarını günümüz tasarımlarına adapte ederek farklı tasarımlar yapıyorum.
Çok sadık takip eden müşterilerim var. Hiç sormadan gelip tasarımlarımı alıyorlar. Bütün bu bilginin kaynağı da tabii biraz ilgi duymak ve takip etmekten geçiyor.
MODATURKIYE.COM- Tasarımcı ürünlerini ne kadar zamansız tasarlamalı? Her sezon moda olan markaların ürünleri diğer yandan çok da pahalı. Müşteri sezonluk moda ve trendlerin ne kadarına yatırım ne şekilde yapmalı sence?
GAMZE SARAÇOĞLU- Ben her zaman için uzun süre giyebileceğim şeyler seçmeye çalışıyorum. Çok sezonluk şeylere çok para vermiyorum. Çok kaliteye para vermek içime oturmuyor da çok ucuz ve kalitesiz şeylere az para verip de çok az giymek içime oturuyor. Bence çok fazla trendy şeyler almamak lazım. Zaten maalesef henüz ülkemizde modayı günlük hayata adapte etmek ve sokak modası yaratmak fikri çok zayıf. Herkes bir süre sonra aynı şeyleri giyiyor gibi oluyor.
Ben kendi koleksiyonumun en trendy kıyafetinden de 3 tane yaparım. Onlarda genelde şov amaçlı olur çok beğenen gelir alır ondan da sadece üç tane olur. Genelde tasarımlarımın kalıcı ve giyilebilinir olmasına çok dikkat ediyorum.
MODATURKIYE.COM- Sence her şeyin giyilebildiği ve her şeyin moda olduğu günümüzün trendi devam edecek mi?
GAMZE SARAÇOĞLU- Moda zaten böle olmalıydı. Kısa etek modaysa çok boyu kısa olan kilo sorunu olan birisi onu nasıl giyecek. O tabii fiziğine uygun olanı giymek isteyecek. Yeşil moda dilse yeşil mi giymeyecek. Bence güncel ve kalıcı olan mix edip öle giyilmeli. Glokalizasyon dediğimiz akım global olanla yerel olanın karıştırılması hali moda içinde geçerli. Kendi çevresine uygun öğeleri moda olan şeylerle uygun bir şekilde birleştirmek. Bence – çok klişe olacak ama moda insanın kendine yakışanı giymesidir.
MODATURKIYE.COM- Kesinlikle katılıyorum sana. Peki son olarak şunu sormak istiyorum Erkekler için tasarlamayı düşündün mü?
GAMZE SARAÇOĞLU- Tasarlamaya başladım bile. Pantolon gömlek sipariş üzerine yapıyorum. İlerisi içinse daha kapsamlı bir koleksiyon neden olmasın…
Gamze Saraçoğlu’na bu sıcacık sohbeti ve konukseverliği için bir kez daha çok teşekkür ediyoruz.
Röportaj: Bengi Akşehirlioğlu
Fotoğraflar: Deniz Özgün
MODATURKIYE.COM
Samimi ve çok sıcak bir kişiliği olan Gamze ile aynı zamanda okuldaş çıktık. Kendisi de Parsons School of Design’da okumuş ve Türkiye’deki İşletme lisansının üzerine tasarımcılık lisansını Parsons’tan almış. Sohbetimizin başında biraz Parsons’taki eğitiminden ve New York’ta yaşadığı dönemden daha sonrada sektörün gelişimi ve ihtiyaçları ile ilgili olarak kişisel tecrübelerinden bahsettik. Yurtdışında moda ile ilgili eğitim almak isteyen okurlarımızın ve bu alanda Türkiye’de çalışmak isteyen bu tecrübelerden çok faydalanacağını düşünüyorum.
MODATURKIYE.COM- Gamze, tasarımcı olmak hep hayalinde olan bir şey miydi? Bu dalda okumaya giden sürecini bizlerle paylaşır mısın?
GAMZE SARAÇOĞLU- Tabii ki… Şöyle başlayabilirim; henüz çok küçük iken tasarımcı olup olmayacağıma karar verdiğimi söyleyemem, ama moda ile ilgili bir şeyler yapacağımı hep biliyordum. Her zaman moda dergilerini ilk çıktıkları gün alır, altını çize çize beğendiklerimi işaretleyerek okur ve ayrıca konuyla ilgili olarak da etrafımda çok gözlem yapardım. Bu şekilde eğitim hayatıma devam ederken, işletme eğitimi aldım. Aile işinde de çalışmayı planlıyordum. A.B.D’de master yapmam söz konusu oldu. Benim neredeyse gideceğim okul bile belliyken Parsons School of Design’daki programı duydum. Okulu zaten çok iyi tanıyordum Başta sevgili Bennu Gerede olmak üzere tanıdığım bir sürü mezunu vardı bende şansa böyle son dakika bir başvuruda bulundum ve onlarda benimle görüşmeyi kabul etti. Sonuçta da kabul edildim ve tasarım hayatım başladı.
MODATURKIYE.COM- New York’taki yaşam tabii çok hareketli geçmiştir.
GAMZE SARAÇOĞLU- Dorusunu istersen ilk iki hafta benim için çok zor daha sonrası ise çok yoğun geçti. Benim tabii hiçbir teknik ve çizim bilgim olmadığından kendimi çok geride hissettim. Bunun için de NYU’dan özel çizim dersleri aldım, çizim kitapları satın alıp onlardan çalıştım. Öyle yoğun çalıştım ki sıkıntıdan 15 kilo aldım. Başlarda bayağı zorlanarak ama çok çalışarak okulumu bitirdim. Bu arada üniversitemdeki bazı dersleri de saydırarak bölümü daha erken bitirdim.
MODATURKIYE.COM- New York’ta bir de çalışma hayatın oldu sanırım.
GAMZE SARAÇOĞLU- Evet. Benim Parsons’taki çok sevdiğim bir hocam DKNY’da danışmanlık yapıyordu. O bana bu pozisyondan bahsetti.
MODATURKIYE.COM- Tasarım departmanı mıydı?
GAMZE SARAÇOĞLU- Hayır beni belli bir süre sonra DKNY’da Marketing ve Merchandising Team’e girdim. Gerçekten çok keyifliydi, sonra ailevi sağlık sorunları sebebiyle geri dönmek zorunda kaldım. Burada da bir süre profesyonel çalıştıktan sonra kendi markamı ve tasarım stüdyomu kurmaya karar verdim.
Sonuçta bütün bu tecrübeden çıkardığım sonuç şu. Çalışarak çok yetenekli insanlara yaklaşılabileceğini gördüm. Ben okuldan önce çöp adam çizemezdim. Ama işte ek dersler aldım. Yani elimden geldiğince çalıştım. Sonrada dedim ki bu kadar mücadele verdiğime göre gerçekten istediğim şey bu ve bu okulda hakikaten bende bir şey gördü ve beni burada tuttu. Yani kariyerimle ilgili en doğru kararı verdiğime ikna oldum. Benim için Parsons’tan mezun olmak büyük mutluluk. Tasarımcı olmak için eğitim de çok önemli. Bu işi eğitimsiz yapmak çok zor. Aynı zamanda bu iş çok ciddi bir iş. Bunu okumak da bu işin ne ciddi ve zor olduğunu göstermek için en iyi yol. Bu işi yapacak insanın çok emek vermesi gerekiyor.
MODATURKIYE.COM- Birazda markandan ve bu güzel atölyenden bahsedelim. Burası nasıl oluştu? O dönemde neler yaşadın?
GAMZE SARAÇOĞLU- Burada her gün çok yoğun geçiyor. Çok emek veriyorum ve hakikaten bu işe girmeden önce bu işi tek başıma yapabileceğimi düşünmezdim. Bu daireyi de ilk gördüğüm gün gözlerime inanamadım. Daire çok bakımsız bir haldeydi. Ama ben gerekirse badanasını kendim yapıp burayı adam ederim dedim. O soğukta burada kalorifer
yokken gecelere kadar çalışıp planlama yaptım. Mobilyalar için ölçtüm biçtim, onları marangozlara yaptırdım. Hakikaten bu iş için çok emek verdim.
MODATURKIYE.COM- Koleksiyonlarının kronolojik olarak baktığımızda içerikte doğal olarak farklılıklar var. Değişen moda ve trendlere bağlı olarak. Öte yandan bu değimin içinde senin tasarımcı kimliğinin olgunlaşması ne kadar etkili ve ne kadarı da senin değişmeyen özelliklerin olarak koleksiyonlarında hep görülecek?
GAMZE SARAÇOĞLU- Koleksiyonların olgunlaşması tabii ki çok büyük bir etken. Her seferinde belirli bir olgunlaşma var. Kendimi geliştirmek için elimden geleni yapıyorum. Çalışıyorum okuyorum, gözlüyorum. Öte yandan kariyerimin başından beri hep doğru insanlara denk geldim ve onlardan çok şey öğrendim. Hep şunu söylerim, "Dünyada her şeyin bir bedeli var ama akıl almanın bir bedeli yok." Kendimi geliştirme konusunda ise ben bunu kendime hayat biçimi yaptım. Dünya trendlerini hep takip ettim. Yurt dışındaki tekstil ve kumaş fuarlarını gezdim. Benim koleksiyonumu etkileyen detaylar eskiye dönük ve anısı olan şeyler. Eskide yaşamak daha güzel geliyor; özellikle günümüz dünyasındaki olumsuzlukları yaşayınca. Artık elimizde çok modern malzemeler, modern kumaşlar var. Bunları kullanarak, her sezon koleksiyonumu kendi kafamda kuruyorum. Temalarım hep değişti. Her koleksiyon bir öncekinin hikayesinin devamı oldu. Beni Gamze olarak ne etkiliyorsa onu yaptım. Yaptığım her şey kendimden iz taşır.
Bir de ben işim konusun da çok planlıyım. Her şeyim düzenlidir ama yaşarken çok spontane yaşıyorum. O bana daha çok keyif veriyor. Tabii ilhamlarım, beğenilerim de spontane oluyor. David Hockney mesela, sanatına bayılıyorum, onu aldım, ondan bir koleksiyon yaptım. Bir kitap okurum içindeki cümle beni üç gün düşündürür; sonraki koleksiyonumun temasını o cümle belirler.
MODATURKIYE.COM- Gamze Saraçoğlu Purely markası da son dönemde sözü edilen değişik bir konsept. Ondan biraz bahseder misin?
GAMZE SARAÇOĞLU- O da çok spontane çıktı. Arkadaşlarım, müşterilerim tasarımlarımı sadece özel günlerde giyebildiklerinden -özellikle gece elbiseleri ve abiyeleri- dolayı şikayet ediyorlardı. Her gün kullanabileceği bir şeyler istiyorlardı. Bende bundan yola çıkarak bir koleksiyon hazırladım. Elbise, üst, triko gibi ürünlerden oluşan bir kolekisyon. Baya detaylı bir koleksiyon, daha neşeli bir koleksiyon. Tim Burton Corpse Bride filmindeki karakterden esinlenerek Purely kızını yarattım. Önceleri adı ‘Veronika’ydı ama sonra milliyetçi damarım kabardı adını ‘Süheyla’ olarak değiştirdim. Organik kumaşlardan karpuz kollar, kulaklar kanatlar, hasırlar kullanarak hazırladık. Galata moda şovda ilk kez sergiledik ve büyük ilgi gördük Nil Karaibrahimgil beğendi, giydi. Sonra Purely’yi burada da satmaya başladık. Şimdi Purely çok iyi gidiyor. Bayağı beğenildi. Yurtdışı fuarlarda da çok güzel sipariş aldık, özellikle kuzey Avrupa ülkelerinden. Meğerse böyle neşeli, rahat bir markayı arayan insanlar varmış.
Ben tabii ki yurtdışına açılmasını çok istiyorum. Siparişlerin yanı sıra şu an New York’taki ünlü departman store’u Barneys’in daha çok genç tasarımcılara yer verdiği Barney’s Coop ile de Purely için görüşmelerimiz devam ediyor.
MODATURKIYE.COM- Apple için bilgisayar çantası tasarımı yaptın. Teknoloji ve tasarım artık çok yan yana gelmeye başladı LG ve Prada gibi. Sence bu artık kaçınılmaz bir şey mi olacak?
GAMZE SARAÇOĞLU- O proje Metin Gürsoy’un getirdiği bir projeydi. O sezon için Apple bilgisayarları için çanta tasarladım mağazalarında satıldı. Kaçınılmaz bir şey mi? Bence evet. Artık teknoloji de bir tür moda oldu. Bu yüzden endüstri tasarımıyla moda tasarımıyla birleştirmek çok mantıklı. LG Prada Dünyada nasıl karşılanır bilmiyorum ama Türkiye’de satar herhalde. Çünkü burada belirli bir müşteri kitlesinin yabancı marka bilgisi ve ilgisi çok yüksek. Maalesef zaman zaman aynı ilgiyi Türk marka ve tasarımlarına göstermiyorlar. MODATURKIYE.COM- Haklısın ama öte yandan iyi takip eden ve kendi tarzına sahip çıkan bir gurupta var. Mesela senin tarzını beğenen ve kendi için benimseyen biri Apple bilgisayarı da varsa senin tasarladığın çantayı tercih edecektir.
GAMZE SARAÇOĞLU- Evet haklısın ama henüz maalesef Türkiye’de bu kadar bilinirlik veya markaya isme sahip çıkılamıyor. Ben tabii yakında bu tip tercihlerin artacağını düşünüyorum. Bilenler zaten tercih ediyor. Bir de biz tasarımcılar gerçekten çok kapalı yaşıyoruz. Bize herkesin çok ulaşabilirliği yok. Tabii burada basının özellikle daha önceleri yabancı ve popüler markalara olan ilgisinin de payı büyük. Ama artık dediğim gibi bu durum lehimize değişmeye başladı.
MODATURKIYE.COM- En çok ne tasarlamayı seversin?
GAMZE SARAÇOĞLU- Ben en çok palto tasarlamayı seviyorum. Palto, trençkot ve gömlek. Sanırım bunda mevsimlerden en çok kışı sevmemin de payı var. Kış bana çok mutluluk verir. Yaz gelince içi mutluluk dolanlardan değilim.
Öte yandan gece kıyafeti de seviyorum. Ama ondaki mutluluk ve tatmin daha çok müşteri ile kurulan iletişimle birebir alakalı bir şey. Müşterinin önünde çizmek bir kere çok zor bir şey. O anda hakikaten bu ilhamı yakalamak zor aynı zamanda yetenek gerektirir. Karşımdakiyle çok pozitif bir şey yakaladığım zaman tasarım konusunda gerçekten büyük tatmin ve ilham alıyorum. Ben mutu olmayı seven bir insanım. Çok stresli ve gergin değilim. O yüzden bunu sürdürebilmek benim için önemli. Bu özelliğimden dolayı zaten müşterilerim bir sonra dostum oluyor.
Tabii bu arada yaşım benim için hem avantaj ve dezavantaj. Beni genellikle daha büyük sanıyorlar. Bu tabii markam için iyi bir şey, olgun bir izlenim bırakıyor. Öte yandan kişiler beni gördüğünde yaşımdan dolayı tecrübe ve bilgimi sorgulamak ihtiyacı duyabiliyor. Yaşımın avantaj olan kısmı ise herkesle çok kolay iletişim kurabiliyorum ve bu dezavantajları olumluya çevirmeye çalışıyorum.
MODATURKIYE.COM- Tasarımlarında kullanmayı en sevdiği renkler nedir?
GAMZE SARAÇOĞLU- Laciverti çok seviyorum. Tabii kışı sevmem sanırım koyu renklere bir düşkünlükte getiriyor. Bunun dışında en çok sevdiklerim için antik pembe ve füme hatta grinin bütün tonları diyebilirim. Dayanamadığım renkler ise neon renkler. Çok altın gümüş, pullu payetleri kullanmayı çok tercih etmiyorum.
MODATURKIYE.COM- Yurtdışına açılma planları nedir?
GAMZE SARAÇOĞLU- Fuarlar vasıtasıyla zaten bir ölçüde açılmış durumdayım. Avrupa’nın pek çok kentinde koleksiyonlarımız satılıyor. Hem Gamze Saraçoğlu hem de Purely olarak. Demin dediğim gibi Purely de doğru yolda ve gittiği yerlerde doğru ilgiyi topluyor. Ben hiçbir şey için çok acele etmiyor ve her şeyin en iyi olduğuna inandığım yerde hamlelerimi yapıyorum. İşimi seviyorum inanarak ve doğru adımlarla sakın gitmeyi tercih ediyorum.
MODATURKIYE.COM- Defile yapıyor musun?
GAMZE SARAÇOĞLU- İnanır mısın ben daha hiç defile yapmadım. Nedense o konuda çok bir isteğim yok. Sanırım işin çok fazla gösteriş kısmı beni ilgilendirmiyor. Benim için sokaktaki insanı giydirmek çok önemli. Hiç zaman sadece belirli bir guruba hitap etmek istemedim. Geçen gün Beşiktaş’ta benim tişörtümü giymiş bir bayan gördüm,inanılmaz mutlu oldum. O mutluluk benim için bütün defileler bedeldi. Bir de benim için henüz çok erken. Ben gerekli bilgi ve olgunlaşmaya ulaşana kadar beklerim hakkıyla yaparım bilmediğim işi yapmam. Mesela MRM firmasıyla uzun dönemli bir çalışmam oldu. Bize koleksiyon yap dediler. Bende deri hiç bilmiyordum o şekilde yapmama imkan yoktu. Onlara dedim ki ben sizden 1-2 ay ücretsiz deri eğitimi alayım ve daha sonra koleksiyon hazırlayalım. Onların çok hoşuna gitti. Orada 2 ay boyunca derinin detaylarını öğrendim. Sonuçta da çok başarılı bir koleksiyon oldu hatta bir süre MRM’nin kreatif direktörlüğünü de yaptım. Dediğim gibi yeterli hissetmiyorsam bir işi, içim rahat ede ede yapmam. Kendimle benim problemim. Geç olsun hakkını vereyim.
Ama şöyle bir şey oldu. Defile yapmadım ama bir ekpozisyon defile yaptım. Onu da kısaca anlatayım. Tüm dünyada "En çok satanlar" listesinden inmeyen Prof. Stefano E. D\'Anna\'nın kitabı "Tanrılar Okulu"ndan ilham alarak "El Değmemiş Gelecek" isimli bir koleksiyon hazırladım.
Bir şekilde Stefano hoca bu koleksiyondan haberdar olmuş ve benimle tanışmak istemiş. İlk aradıklarında gerçekten inanamadım hatta birileri beni kafaya alıyor sandım. Ama gerçekten geldi ve çok beğendi. Ve bu ünlü yazar, sonbaharda bu koleksiyon için Roma\'da bir defile yapmak istedi. Onun şokunu yaşarken burada da konuyla ilgili bir defile teklifi aldım. Benim koleksiyonum defilede sergilenecek; Stefano Hoca da konuşma yapacaktı. Neyse ben tabii bu kadar kısa sürede defile fikrinden ürktüğüm için ekspozisyon olsun dedim. Sevgili Yasin Soy’un inanılmaz desteği ve yardımıyla bu koleksiyonu 29 - 30 Mayıs tarihleri arasında Kanyon Alışveriş Merkezi\'nde düzenlenen 5M Asemblesi - Marka, Mağaza, Müşteri, Moda, Mall organizasyonunda sunduk. Hoca da konuşmasını yaptı. Çok güzeldi. Çok beğenildi. Hoca da çok beğendi. Kendisi çok özel birisi. İnsanın hayata çok pozitif bakmasını sağlıyor. Şimdi bu koleksiyon yurtdışında belirli mağazalarda kitabın orijinal İtalyanca basımı ile birlikte satılıyor.
MODATURKIYE.COM- Çeşitli firmalara tasarım konusunda danışmanlık veriyorsun. Bu danışmanlıklar koleksiyon hazırlama, tema belirleme şeklinde mi oluyor?
GAMZE SARAÇOĞLU- O firmaların seviyesine ve ihtiyacına bağlı. Her firma için ayrı çalışma yapıyorum. Dergiler yayınlar takip ediyorum. Kimine sadece trend danışmanlığı yaparken kimi içinde bütün koleksiyonu hazırlayabiliyorum. MRM için çalışmam o şekildeydi hatta orada kreatif direktör görevinide belli bir süre üstlenmiştim..
MODATURKIYE.COM- Vintage hakkındaki fikirlerin nedir. Bu aralar herkesin dilinde olan, merak ettiği bir konu oldu bu...
GAMZE SARAÇOĞLU- Ben vintage çok seviyorum ama tabii bunu burada anlatmak zor olabiliyor. İnsanlara bu tasarımlar bazen gerçeklerinden daha kıymetli dediğinizde ikinci el kıyafet gibi algılıyorlar. İkna etmek, bu tarzın şu an burada yerleşmesi bence çok zor. Bu bir akım değil bu kalıcı bir tarz. Gene de İstanbul’da artık birçok güzel vintage mağaza var. Bende her zaman vintage’ın gelişmesi için çalışıyorum.
Kendi markamın adıyla bir Gamze Saraçoglu Vintage label çıkardım. Vintage akımı doğrultusunda geçmişten gelen moda unsurlarını günümüz tasarımlarına adapte ederek farklı tasarımlar yapıyorum.
Çok sadık takip eden müşterilerim var. Hiç sormadan gelip tasarımlarımı alıyorlar. Bütün bu bilginin kaynağı da tabii biraz ilgi duymak ve takip etmekten geçiyor.
MODATURKIYE.COM- Tasarımcı ürünlerini ne kadar zamansız tasarlamalı? Her sezon moda olan markaların ürünleri diğer yandan çok da pahalı. Müşteri sezonluk moda ve trendlerin ne kadarına yatırım ne şekilde yapmalı sence?
GAMZE SARAÇOĞLU- Ben her zaman için uzun süre giyebileceğim şeyler seçmeye çalışıyorum. Çok sezonluk şeylere çok para vermiyorum. Çok kaliteye para vermek içime oturmuyor da çok ucuz ve kalitesiz şeylere az para verip de çok az giymek içime oturuyor. Bence çok fazla trendy şeyler almamak lazım. Zaten maalesef henüz ülkemizde modayı günlük hayata adapte etmek ve sokak modası yaratmak fikri çok zayıf. Herkes bir süre sonra aynı şeyleri giyiyor gibi oluyor.
Ben kendi koleksiyonumun en trendy kıyafetinden de 3 tane yaparım. Onlarda genelde şov amaçlı olur çok beğenen gelir alır ondan da sadece üç tane olur. Genelde tasarımlarımın kalıcı ve giyilebilinir olmasına çok dikkat ediyorum.
MODATURKIYE.COM- Sence her şeyin giyilebildiği ve her şeyin moda olduğu günümüzün trendi devam edecek mi?
GAMZE SARAÇOĞLU- Moda zaten böle olmalıydı. Kısa etek modaysa çok boyu kısa olan kilo sorunu olan birisi onu nasıl giyecek. O tabii fiziğine uygun olanı giymek isteyecek. Yeşil moda dilse yeşil mi giymeyecek. Bence güncel ve kalıcı olan mix edip öle giyilmeli. Glokalizasyon dediğimiz akım global olanla yerel olanın karıştırılması hali moda içinde geçerli. Kendi çevresine uygun öğeleri moda olan şeylerle uygun bir şekilde birleştirmek. Bence – çok klişe olacak ama moda insanın kendine yakışanı giymesidir.
MODATURKIYE.COM- Kesinlikle katılıyorum sana. Peki son olarak şunu sormak istiyorum Erkekler için tasarlamayı düşündün mü?
GAMZE SARAÇOĞLU- Tasarlamaya başladım bile. Pantolon gömlek sipariş üzerine yapıyorum. İlerisi içinse daha kapsamlı bir koleksiyon neden olmasın…
Gamze Saraçoğlu’na bu sıcacık sohbeti ve konukseverliği için bir kez daha çok teşekkür ediyoruz.
Röportaj: Bengi Akşehirlioğlu
Fotoğraflar: Deniz Özgün
MODATURKIYE.COM
Gamze Saracoglu'ndan Yilbasi Gecesine Ozel Elbiseler
Genç Moda Tasarımcısı Gamze Saraçoğlu, 2005/2006 kış sezonu için hazırladığı PUZZLE koleksiyonu ile yılbaşı gecesi şık görünmek isteyen bayanlar için kişiye özel alternatifler sunuyor.
Çalıştığı malzemelerin çoğunu Newyork, Paris, Londra’dan kendisi seçip, getiren Saraçoğlu, Puzzle ismini verdiği koleksiyonunda geçmişten günümüze farklı dönemlere ait tasarımları kendi çizgisiyle yorumlamış..
Gamze Saraçoğlu'nun Moda Tasarım Stüdyosu: Bostan Sokak 2/2 Teşvikiye 34365 İstanbul (adres değişmiştir)
Çalıştığı malzemelerin çoğunu Newyork, Paris, Londra’dan kendisi seçip, getiren Saraçoğlu, Puzzle ismini verdiği koleksiyonunda geçmişten günümüze farklı dönemlere ait tasarımları kendi çizgisiyle yorumlamış..
Gamze Saraçoğlu'nun Moda Tasarım Stüdyosu: Bostan Sokak 2/2 Teşvikiye 34365 İstanbul (adres değişmiştir)
Gamze Saracoglu Elbiselerde Indirim!
Gamze Saraçoğlu İlkbahar-Yaz koleksiyonu için özel olarak tasarladığı tüm kıyafetlerinde Ağustos ayından intibaren %50 indirim uygulayacak.
Kullandığı malzemelerin çoğunu Newyork, Paris, Londra’dan getiren genç moda tasarımcısı Gamze Saraçoğlu\'nun Nişantaşı'ndaki butiğinde, çantadan şapkaya kıyafetinizle birlikte onu tamamlayacak aksesuar seçenekleride bulmanız mümkün. 2005 İlkbahar-Yaz koleksiyonunda özel günler için hazırlanan tasarımların yanında, günlük kullanıma uygun ,eskiye uyarlanmış kimono üstler, dökümlü ve, kalem etekler ,romantik uçuşan etekler, rahatlığı ön planda tutanlar için geniş etekler dökümlü bluzlar ile farklı olmak isteyen çalışan kadınlar için dantelli bluzlar kısa ceketler ve sigaret pantolonlar yer alıyor. Her sezon mutlaka siyah koleksiyon hazırlayan Gamze Saraçoğlu siyah, gri, füme renklerinin dışında yeni sezonda kullandığı ekru,antik pembe, krem, uçuk mavi, bej, beyaz, su yeşili, kırmızı ve mor tonları ile tasarımları hayat buluyor.
Kullandığı malzemelerin çoğunu Newyork, Paris, Londra’dan getiren genç moda tasarımcısı Gamze Saraçoğlu\'nun Nişantaşı'ndaki butiğinde, çantadan şapkaya kıyafetinizle birlikte onu tamamlayacak aksesuar seçenekleride bulmanız mümkün. 2005 İlkbahar-Yaz koleksiyonunda özel günler için hazırlanan tasarımların yanında, günlük kullanıma uygun ,eskiye uyarlanmış kimono üstler, dökümlü ve, kalem etekler ,romantik uçuşan etekler, rahatlığı ön planda tutanlar için geniş etekler dökümlü bluzlar ile farklı olmak isteyen çalışan kadınlar için dantelli bluzlar kısa ceketler ve sigaret pantolonlar yer alıyor. Her sezon mutlaka siyah koleksiyon hazırlayan Gamze Saraçoğlu siyah, gri, füme renklerinin dışında yeni sezonda kullandığı ekru,antik pembe, krem, uçuk mavi, bej, beyaz, su yeşili, kırmızı ve mor tonları ile tasarımları hayat buluyor.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)